Safranbolu, ülkemizde ve dünyada, günümüz öncesi insan yerleşimlerinin çevresel dokusu içinde korunabilmiş en üstün örneklerinden biridir.
Korumanın kent ölçeğinde başarılmış olması, Safranbolu’yu “Korumanın Başkenti” unvanına kavuşturmuştur. Şehir, çok eskilere dayanan bir tarih ve kültür birikiminin ve Osmanlı İmparatorluğu’nun en güçlü dönemlerinde elde edilen ekonomik zenginliğin ürünüdür. Bugünkü haliyle Safranbolu, geleneksel Türk toplum yaşantısının tüm özelliklerini taşıyan, onun tarihi ve kültürel ürünlerini orijinal çevresi içinde dünya insanına sunan nadide bir kenttir.
İlçede, 1120’si koruma altında olan sayısız kültürel eser bulunmaktadır. Bu miktar tüm Türkiye’de koruma altına alınmış toplam ellibin kadar eserin önemli bir oranını oluşturmaktadır. İki ayrı sit bölgesinde ve orijinal haliyle korunmakta olan bu eserler Safranbolu’yu bir açık hava müzesi, bir “müzekent” haline getirmiştir.
Müzekent kavramı aktif korumacılığı kapsamadığı iddiasıyla korumacılar ve restoratörlerce zaman zaman eleştirilse de sahip olunan mirasın zenginliğini ifade bakımından Safranbolu’yu en iyi anlatan sıfatlardan biri olarak benimsenmiştir.
Sahip olduğu zengin kültürel miras ve bu mirası korumadaki başarısı Safranbolu’yu Türkiye’de ve dünyada üne kavuşturmuş ve onun 1994 yılı sonlarında UNESCO tarafından Dünya Miras Listesi’ne alınmasını sağlamıştır.
Başlangıçta geleneksel Türk evleri ile dikkatleri üzerine çeken Safranbolu, tarihi boyutuyla, doğal güzellikleriyle ve kent ölçeğinde korumacılıkta örnek oluşturmasıyla gün geçtikçe daha fazla ilgi görmekte ve kültür turizminin en önemli odaklarından birini oluşturmaktadır.
Etiketler:safranbolu